Yapılan araştırmalara göre, bilinenin aksine, dokunaklı film izleyenlerin komedi filmi izleyenlere göre daha çok abur cubur tükettiği ve daha çok kalori aldıkları açıklandı. Özellikle bunu rutin olarak tekrarlıyorsanız bir an önce sizi güldüren ve iyi hissettiren filmlere yönelmelisiniz.
Yapılan ilk deneyde izleyicilere bol miktarda abur cubur verildi. Kişiler iki gruba ayrıldı ve birinci gruba dokunaklı bir film olan “Aşk Hikayesi (Love Story) “, ikinci gruba ise kahkahaya boğan “Beni unutma” (Sweet Home Alabama)” filmleri izlettirildi.
Yapılan gözlem sonucu “Aşk Hikayesi”ni izleyen grubun, “Aşk Hikayesi” filmini izleyen gruba göre %36 daha fazla atıştırdığı belirlendi.
Daha fazla abur cubur tüketmenin temelinde ise hüznü, yiyeceklerle bastırma isteğinin olduğunu savunan bilim adamları bu sonuçları “JAMA Internal Medicine” dergisinde yayımlandı.
Yani, eğer kilo sorunumuz varsa ya da diyet yapıyorsak yediğimiz, içtiğimiz besinlerden ziyade izlediğimiz filmlere de dikkat etmeliyiz. Özellikle de canımız sıkkın veya moralimiz bozuksa asla dokunaklı, trajik bir film izlemiyoruz. Bunun yerine moralimizi düzeltecek, bizi gülümsetecek ve aynı zamanda hüznümüzü yemek yeme isteği yerine, komediyle bastıracak filmleri tercih ediyoruz.
Evet bayanlar hayatı kolaylaştırmak da zorlaştırmak da bizim elimizde. Hayatı kolaylaştırmaya film zevkimizi değiştirmekle başlayabiliriz 🙂
Bir cevap yazın