İşsizlik, ne yazık ki, hep ümitsizlik, korku, stres gibi olumsuz hislerle ilişkilendirilir. Bir süreliğine işsiz kalan çoğu insan, hayatlarının kontrolünü kaybettiklerini ve artık bir amaçları olmadığını düşünmeye başlarlar. Fakat 9-5 gibi bir rutin hayattan çıktığınızda, “zaman” gibi çok büyük bir avantaj elde ettiğinizi fark edeceksiniz.
Yeni bir işe başlamadan önce bir süreliğine boş kalmanız iyi olacaktır. Çünkü bu boş zamanınızda, gelecekteki kariyeriniz için bilgi birikimi artırabilir ve yeteneklerinizi geliştirebilirsiniz. Stresinizi bir kenara bırakın ve işsiz kaldığınız zamanı en iyi şekilde nasıl değerlendirebileceğinizi ve böyle olumsuz gözüken bir durumu nasıl bir avantaj haline dönüştürüp diğer meslektaşlarınızın önüne geçebileceğinizi öğrenin.
1. Kendinizi Tanıyın
Sürekli değişim halindeyiz ve ilgi alanlarımızın, yeteneklerimizin ve zayıf noktalarımızın da yıllar geçtikçe değişiyor olması gayet doğal. Bu yüzden de, kariyerimizde ilerlemek istiyorsak, hangi yeteneklere sahip olduğumuzu bir kere daha gözden geçirmemiz gerekir. Bu sebeple de, işsiz kaldığınız zamanı, bir önceki işinizde kazandığınız niteliklerden yaptığınız hatalara kadar her şeyinizle kendinizi değerlendirmenizde fayda var. Bir sonraki adıma geçmeden aşağıda kendinize sormanız gereken sorular var:
- Kendinizi geliştirmeniz ya da öğrenmeniz gereken bir konu var mı? Bir sertifikaya mı ihtiyacınız var?
- Eksikleriniz neler?
- İyi olduğunuz konular neler? Bir önceki işinizde hangi özelliğiniz takdir edilirdi?
- Grup ortamında çalışmaktan mı yoksa tek başınıza çalışmaktan mı hoşlanırsınız?
- İş için yurt dışı seyahatlerine çıkmaktan hoşlanır mısınız?
Kendinize ayırdığınız bu süre boyunca, ayrıca, kariyerinizde nereye gelmek istediğinize dair de bir fikir edinebilirsiniz.
- Hayalinizdeki iş, gerçekten sizin hayallerinizdeki iş mi yoksa aileniz ya da arkadaşlarınız tarafından o olduğuna inandırıldınız?
- Bir önceki işinizi gerçekten seviyor muydunuz ve aynı işi tekrar yapmak ister misiniz?
Arada zaman geçtikten sonra bile sizi gerçekten mutlu edebilecek işin ne olduğunu kendinize sormanız için çok güzel bir fırsat.
2. Bilgilerinizi Güncelleyin
Şu anda sahip olduğumuz birçok bilgi, çağımızda bilgiye hızlı erişimin ve sürekli yeniliklerin olması dolayısıyla, artık güncel değil. 2000’li yılların kodlarıyla çalışmayı bilen bir programcı, artık birçok şirket için yeterli değil. Bu adımın amacı, sahip olduğunuz bilgi ve yetenekleri yeni işvereninizin gözünde dikkat çekici olacak şekilde yenilemek.
Bloglara üye olmak, günlük gazeteleri okumak ya da endüstri lideri tarafından yazılmış bir kitabı okumak gibi basit adımlarla kendinizi geliştirmeye başlayabilirsiniz. Google handouts’a da üye olarak, içinde bulunduğunuz piyasaya dair trendleri öğrenerek işvereninizi etkileyebilirsiniz.
Bu süreyi internet üzerinden sertifika veren ücretli ya da ücretsiz kurslara katılarak değerlendirebilirsiniz. Özgeçmişinize yeni yetenekler ve sertifikalar ekleyerek, yeni işvereninize zamanınızı ne kadar iyi değerlendirdiğinizi gösterebilirsiniz. Bu aşamanın en güzel özelliği de, tüm bunların hepsini koltuğunuzda otururken rahatlıkla yapabilecek olmanız.
3. Sunum Yeteneklerinizi Geliştirin
Hepimiz stadyum dolusu insana konuşma yapacak kadar yetenekli doğmadık. Sunum yapmada zorluklar yaşıyorsanız, konuşma becerilerinizi ve beden dilinizi geliştirmekle işe başlayabilirsiniz. Çünkü bu yetenekleriniz, işi alıp alamamanız konusunda belirleyici olacaktır. İyi konuşma becerileri, birçok işveren tarafından hayranlıkla karşılanır çünkü bu özellikler, iyi bir eğitimin ve yetenekli bir bireyin simgesidir. Bu sebeple, konuşmanızdaki teklemeleri gidermek için yeni kelimeler öğrenin. Sert bir aksanınız varsa da, telaffuz konusunda pratik yapın.
En çok sorulan mülakat sorularını araştırın ve ilgi alanınızı ve yeteneklerinizi en iyi anlatan cevabı hazırlayın. Beden diliniz üzerine de çalışmalar yapın, el hareketleriniz, gülümsemeniz, duruşunuz da buna dahil. Tüm bunlar, karşı tarafta iyi bir izlenim bırakmanızı sağlayacaktır. İşe alma sürecine dair yapılan araştırmalara göre, işe almaların %65-70’i, beden dilinizdeki yeterliliğinize bakılarak yapılıyor. Heyecanınızı yenmenize yardımcı olacaksa, evinizin etrafında dolaşıp, kendi kendinize çığlıklar bile atabilirsiniz.
4. Hayalinizdeki İşi Aramaya Vakit Ayırın
Gördüğünüz ilk iş ilanına atlamayın, bunun yerine hayalinizdeki işin kriterlerini düşünün ve en iyi iş vereni bulmak için araştırma yapın. İnternet üzerinden maaş aralığınızı, pozisyonunuzu, bulunduğunuz yeri ve yeteneklerinizi belirleyerek birçok iş ilanına erişmeniz de mümkün. Böyle sitelerin çoğu, şimdilerde, herhangi bir işyerine başvurmadan önce orası ile ilgili bilmeniz gereken her şeye dair bilgiyi de paylaşıyor.
5. Güzel Bir Dosya Hazırlayın
Birçok iş, adayların yanlarında en iyi ve son yaptıkları işlere dair belgelerin olduğu bir dosya bulundurmalarını istiyor. Eğer bu dosya sunum ve nitelik açısından zayıf olursa, işi alma şansını düşürebilir. İşsiz olduğu bu süreyi, dosyanıza yeni içerik eklemek, güzel bir kap almak ve küçük başlıklar eklemek gibi şeylerle değerlendirin. Size diğer adaylardan ayırabilecek her şey, değerlendirilme sürecinizi olumlu etkiler. Bu dosyanın temiz (kahve lekesi olmayan!) olmasına ve ilk sayfasının öz geçmişinizin genel başlıklarını içermesine dikkat edin. Dosyanızı bölümlere ayırın ve her kağıdı olası kaza ihtimallerine karşı tek tek poşet dosyalara geçirdiğinizden emin olun.
6. Serbest Çalışanlardan Olun
Bugünlerde, iş kaynağımız internetle beraber bilgisayarlarımız oldu. Pazarlamacı, tasarımcı, internet sitesi tasarımcısı ya da editörseniz; evinizde oturduğunuz yerden uluslar arası şirketlerle çalışmanız mümkün. Serbest çalıştığınız böyle bir meslekten elde ettiğiniz kazançla, bir yandan faturalarınızı öderken bir yandan da hayalinizdeki işi aramaya devam edebilirsiniz. Bu işlerde iyi bir şeyler yaptığınız takdirde de, bunu özgeçmişinize ekleyip, işvereninizin gözünde daha da yücelebilirsiniz.
7. Hobi Edinin
Herkesin yapmaktan hoşlandığı en az bir şey vardır ama bazıları bunu yapmak için zaman bulamıyor olabilir. Yapmak istediğiniz şey, spor salonuna yazılmak, örgü örmek, bisiklet sürmek, ailenizle ya da arkadaşlarınızla zaman geçirmek veya meditasyon yapmak olabilir. Şimdi bir birey olarak kendinizi geliştirmenizin ve hayatın size sunduğu tüm bu güzelliklerin tadını çıkarmanın tam zamanı. Yaratıcılığınızı kullanın ve stresinizin yerini mutluluğun aldığını göreceksiniz.
8. Ailenizle Ve Arkadaşlarınızla Vakit Geçirin
Çoğu zaman , bizim için önemli olan insanları ihmal ederiz, özellikle de yoğun çalışma dönemlerimizde ve sürekli bir şeyleri yetiştirmeye çalıştığımızda. Uzun bir süredir görmediğiniz bir arkadaşınızı ya da ihmal ettiğiniz bir akrabanızı arayın ve görüşmek için bir zaman belirleyin. Beraber yürüyüşe çıkın, bir şeyler pişirin, aranızdaki mesafenin yerini samimiyetin almasını sağlayın.
İşsiz kalmış olabilirsiniz ama bunun için günlerce yas tutmanıza da gerek yok. Önünüzdeki günleri planlayarak, işsiz kaldığınız zamanı değerlendirebilir ve bunu kendiniz için bir avantaja dönüştürebilirsiniz. Her olumsuz durumun olumlu bir tarafı elbet vardır, bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir. Hepsinden önce, işsizlik geçici bir durumdur, bu zamanı değerli kılan, ondan en iyi şekilde faydalanmanızdır.
Bir cevap yazın