Bundan böyle her hafta İstanbul’da kültür sanat etkinlikleriyle ilgili bir rehber hazırlayacağım. Bu hafta neler yapsak diye sormaktan tüm hafta sonumuz heba olup gidiyor. Bu sorundan sizi kurtarmak için İstanbul’da her hafta hangi sergi, hangi tiyatro oyunu, hangi film, hangi festival ya da organizasyon varsa size tanıtacağım. Haftanızı daha iyi değerlendirmek istiyorsanız bizi takip edin derim…
SERGİ/ Küçük Suçlar Hapishanesi
Eşref Yıldırım’ın Küçük Suçlar Hapishanesi adlı etkileşimli sergisi Mısır Apartmanı’nın 2. Katında Galeri Zilberman’da açıldı. Oldukça orijinal bir fikirle açılan serginin amacı suç ve ceza denklemini sorgulamak. Dostoyevski tarzında bir sorgulamadan yola çıkan Yıldırım, herkesin kendi vicdanı ile yüzleşmesi gerektiğine inanıyor.
Proje, Sabahattin Ali’nin de bir süre yattığı Sinop Cezaevinden ilham alıyor. Bir seyyar arabanın üzerinde tek kişilik, asma kilidi ve demir parmaklığı olan hücreye kendini suçlu hisseden insanlar giriyorlar ve kendi vicdanları ile baş başa kalarak cezalarını çekiyorlar ve işledikleri suçun üzerine düşünme fırsatı buluyorlar. Sergi 10 Ocak Cumartesi gününe kadar görülebilir.
TİYATRO/ Frida- Kalabalık Monolog
Ünlü ressam Frida Kahlo’nun hayatını anlatan bu performans oldukça merak uyandırıcı… Demir korselerle, kırık kaburgalarla, tedavilerle ayakta kalıp delice resim yapmaya çalışan, Meksika’nın ateşli politik ortamında mücadeleci, aşık, kafası karışık, eşi Diego’ya hayran, dönemin büyük politikacısı Troçki’nin sevgilisi ve erkek dünyasında kadın kalmaya çalışan bir ressam Frida… Bu derinlikli ve sürprizlerle dolu oyunu Emre Özerden sahneliyor. Oyun 19 Ocak’a kadar Şermola Performans sahnesinde görülebilir.
KONSER/ Özge Fışkın
Alternatif müziğin günümüzdeki en iyi kadın temsilcilerinden biri olan Özge Fışkın, müzik hayatına Ankara’da başladı. Kurduğu Fenders Blenders grubuyla müziğe atılan Fışkın, 2007 yılında Kilitler adındaki ilk albümünü çıkardı. İkinci albümü Bir Avuç Fotoğraf’ı, Demir Demirkan ve Sertab Erener’in desteğiyle çıkaran müzisyen 7 Ocak’ta Beyoğlu Hayal Kahvesi’nde sevenleriyle buluşacak.
SİNEMA/Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku
Yönetmenliğini ve senaristliğini Çiğdem Vitrinel’in üstlendiği Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku filminin başrollerini Erdal Beşikçioğlu ve Sezin Akbaşoğulları paylaşıyor. Aşkın doğası ve ontolojisi üzerine hayli kafa yoran film tutunamayan bir yazar olan Arif’in kadınları tam da çözdüğünü zannettiği bir zamanda aslında hiç de öyle olmadığını anlamasıyla başlıyor. Müzeyyen diğer kadınlardan farklı tavrı, med cezirli ruh hali, gizemli durumlarıyla Arif için gerçek anlamda bir tutkuya dönüşüyor. Kadın-erkek ilişkileri, aşk ve tutku üzerine derin ve duygusal ve lirik bir hikaye izlemek istiyorsanız bu film tam size göre. Sokak sineması sevenler için Beyoğlu Sineması’nda izlemek de ayrıca keyifli olacaktır.
Bir cevap yazın